POSSESIVE CASE
İngilizce isim tamlamaları iki çeşittir. Birincisi bir şahısa ait eşya veya birşeyden bahsederken kullanılırlar.
Örneğin: Ayşe’nin kitabı, Ali’nin kalemi, Henry’nin babası gibi.Bu durumda Türkçe’mizdeki -nın, -nin, -nün, -nun eki karşılığı İngilizce’de tamamlayan ismin, yani şahıs isminin sonuna bir ters virgülle bağlanmış s getirilir.
Ayşe’s book.
Ayşe’nin kitabı.
Ali’s pencil.
Ali’nin kalemi.
Henry’s father.
Henry’nin babası gibi.
İkinci çeşitlerde ise tamamlayan isim bir şahıs değildir, eşyadır. Örneğin: Evin kapısı veya odanın penceresi demek istenirse şu kuralı unutmayınız; İngilizce’de tamamlayan isim Türkçe’deki kuralın aksine başta değil sonda kullanılır. Tamamlanan isim ise başta, yani evin kapısı yerine kapısı evin, odanın penceresi yerine de, penceresi odanın şeklinde tamamlamayı yapacak ve ikisinin arasına da -nin, -nın, -nün, -nun anlamına gelen of eki konulur.
Örnek:
The door of the house.
Evin kapısı.
The window of the room.
Odanın penceresi.
Neticede,
Ayşe’nin bacakları güzeldir demek istenirse,
Ayşe’s legs are beautiful, denir.
Masanın bacakları için ise,
The legs of the table are long.
Masanın bacakları uzundur. denir.
This is the door of the room.
Bu, odanın kapısıdır.
That is the wall of the room.
Şu, odanın duvarıdır.
This is the room of the house.
Bu, evin odasıdır.
That is the window of the room.
Şu, odanın penceresidir.
This is Mary’s book.
Bu, Mary’nin kitabıdır.
This is Ali’s table.
Bu, Ali’nin masasıdır.
Are they our friends?
Onlar bizim arkadaşlarımız mıdırlar?
Where is Tom’s sister?
Tom’un kızkardeşi nerededir?
Tom’s sister is at school.
Tom’un kızkardeşi okuldadır.
Where is my hat?
Benim şapkam nerededir?
Your hat is in the room.
Sizin şapkanız odadadır.